Afife Jale’ye teşekkür borcu…
Bugün 24 temmuz. Pek çok olayın yıldönümü. Mesela
basında sansürün kaldırılmasının yıl dönümü, mesela Lozan Antlaşmasının
yıldönümü.
Biz tüm bunları ve başka başka konuları saatlerce konuşacağız. Elbette
hepsi kendi içinde çok değerli , önemli ve konuşulası. Ama ben isterdim ki bir “kahraman”
kadın da unutulmasın bugün. Her ortam da her fırsatta anılsın.
Adı okullara, sokaklara,tiyatro salonlarına
verilsin. O kadın bir bayraktar. Bir kadın şövalye .
Afife Jale den söz ediyorum. 1902 yılında İstanbul ‘da
doğmuş. İlk Türk kadın tiyatro oyuncusudur.
Afife’nin nasıl bir kahramanlık yaptığını; günümüzde
ki yöneticilerin ve hatta halkın tiyatroya olan yaklaşımını düşünürsek daha iyi
anlarız.2012 de tiyatronun gerekliğinin sorgulandığı bir ülkede ; sanatçıların
aydınların bile devekuşları gibi kafaları toprağın altına gömdükleri bir ülkede
o taaa 1918 de ailesine, mahallesine, çevresine her türlü baskıya direnip
yüreğinin sesine kulak vermişti. babasına,çevresine
Afife
şöyle sesleniyor. "Beni acıyarak değil, düşünerek severek, kucaklayarak
hatırlayın. Tiyatro varsa ben varım" inancı ve aşkıyla yaşıyordu Afife,
"Olmak ya da olmamak" işte gerçek buydu onun için.
"Olmak"la sanatını icra etmek eşanlamlıydı, bu eşanlam da tiyatroydu.
Toplum hayatında ilk olmak; yani onun deyimle "ilk ateşi
yakmak"," ilk türküyü söylemek"," ilk aşkı ya da direnişi
başlatmak" bir olaydı ve bunun her zaman bir bedeli vardı. İlkler yol boyu
bu bedeli ödediler."
Bu zaptiye baskının ilkinde Afife arkadaşlarınca kaçırılmışsa da daha sonra sokakta polisce yakalanarak karakola götürülür. "Dinini, milliyetini unutan sen misin?" diye hırpalanır. Aile içinde babası da onun tiyatrocu olmasına karşıdır. Babasının gözünde Afife artık .o…dur. Evden de ayrı yaşamak zorundadır. Bu arada Darülbedai'deki ücretli görevine de son verilir. Güvencesiz ve parasızdır. Önüne geçilemeyen şiddetli başağrıları başlar. Hekimi morfinle tedavi yoluna giderek büyük bir yanlışlık yapar. Bunun sonucu Afife artık bir morfinmandır. Bu nedenle yaşamının son yıllarını Bakırköy Akıl ve Sinir Hastanesi'nde geçirir ve 39 yaşındayken burada ölür.(*Nezihe Araz’dan alıntı)
Bu zaptiye baskının ilkinde Afife arkadaşlarınca kaçırılmışsa da daha sonra sokakta polisce yakalanarak karakola götürülür. "Dinini, milliyetini unutan sen misin?" diye hırpalanır. Aile içinde babası da onun tiyatrocu olmasına karşıdır. Babasının gözünde Afife artık .o…dur. Evden de ayrı yaşamak zorundadır. Bu arada Darülbedai'deki ücretli görevine de son verilir. Güvencesiz ve parasızdır. Önüne geçilemeyen şiddetli başağrıları başlar. Hekimi morfinle tedavi yoluna giderek büyük bir yanlışlık yapar. Bunun sonucu Afife artık bir morfinmandır. Bu nedenle yaşamının son yıllarını Bakırköy Akıl ve Sinir Hastanesi'nde geçirir ve 39 yaşındayken burada ölür.(*Nezihe Araz’dan alıntı)
El
cümle. Hepimizin hayalleri ve hayal kırıklıkları var. Hepimiz ideallerle çıktık
yola. Çoğumuz geri döndü, bir kısmımız başka yollara satı. Çok azımızsa inatla,
dirençle sürdürüyor adım adım da olsa ilerleyişlerini..
Hayalimize
kavuşmak hiç de kolay değildir. Bazan Don Kişotluktur. Bazan delilik ve hatta
Afife’nin sonunda olduğu gibi bazen gerçekten de delirebiliriz. İdealimiz,
aşkımız ya da hedefimiz uğruna. Ama bu yol kısa da olsa uzunda olsa her adımı
bize aittir. Ve her adımdaki her nefeste yaşadığımızı hissederiz. Diğer yoldan
gidenlerse aldıkları nefesi hayat zannederek yaşayan ölülere dönüşür.
Kaldırıp
başınızı bir bakın etrafınıza kaç kişinin gözlerinin feri sönmüş kaç kişi
gerçekten ışıl ışıl bakıyor.
Gözlerimizdeki
ışıltının kaybolmaması için hayallerimizin yaşaması gerekiyor.
Sımsıkı
sarılın hayalinize, idealinizi aşkınıza ki yaşayan bir ölüye dönüşmeyelim.
Ve
Afife Jale gibi idealleri uğruna her şeyi göze alan kahramanları da unutmayalım.
Saygı ile analım. Ben kendi adıma bir kez daha söylemek istiyorum ki: Teşekkürler
Afife; hayat senin sayende daha katlanılası bugün.
Yürekten
alkışlıyorum yıllarca sonrasından sahnedeki emeğini.
Altan
Alkan 24 Temmuz 2012 Ankara
Yine süper, yine çok güzel hayaller... Yaşasaydı 112 yaşında olacaktı... Bir kadın olarak Afie Jale'nin göze aldığı idealleri uğruna mücadele etmeyi felse edindim ve mücadele etmeye edeceğim... Bu güzel yazı ile hatırlatıp, silkelenildiğim için teşekkür ediyorum...
YanıtlaSil